Page 477 - 2019_Almanak
P. 477
477
Kültür Üniversitesi’nin özel bir Klasik bir cümle belki bu
yeri olduğunu düşünüyorum. ama sanat gerçekten insan
yaşamı için çok önemli.
Buradaki ilk yılımda hem Zihinsel ve ruhsal anlamda
Sinema-TV hem de oyunculuk nefes alabilmemizin zorunlu
öğrencilerinin akademik koşulu bence sanat. Sanat
danışmanlığını yapıyordum. aracılığıyla insan aklı ile
Gaziantepli bir erkek ruhunun sınırsızlığını ve
öğrencimiz vardı. O zamanlar güzelliğini deneyimleyebiliyor,
özel yetenek sınavlarıyla insan olma hikâyemizi
öğrenci alan bölümümüze anlamlandırıyoruz. Pragmatist
“ünlü” olurum diye başvurmuş, bir bilimsel gerekçeyle değil,
oyunculuk programını seçmişti. bir toplumsal sorumluluk
Ders seçme sürecinde bir olarak; estetik ve eleştirel
gün yanıma gelip, ders bakış açısına sahip sanatçılar
programında görünen “Dans yetiştirdiği, sanatsal projeler
Doğaçlama” dersini almak üretilmesine destek olduğu ve
istemediğini söyledi. “Ben aşiret bunu önemsediği için İstanbul
çocuğuyum, dans falan bize Kültür Üniversitesi’nin bir üyesi
yakışmaz hocam, ailem bunu olmaktan mutluluk duyuyorum.
hiç hoş karşılamaz” demişti.
Ben ve programdan sorumlu
diğer hocalarımız da bu dersi
neden alması gerektiğine
dair uzun uzun açıklamaların
ardından kendisini ikna ettik.
O öğrencimizin bir iki sene
çekine çekine dans doğaçlama
derslerini aldıktan sonra
gitgide değiştiğine tanık oldum.
Son senesinde, içerisinde
muhteşem bir dans performansı
sergilediği bir tiyatro oyunu
projesiyle mezun oldu. Artık
hayata başka bir pencereden
bakıyordu. Ünlü olmaktan
da vazgeçmişti :). Önder
Öztunalı Konferans Salonu’nda
gerçekleşen gösteride ailesi de
vardı, onlar da ayakta alkışladı.
Burada unutamadığım birçok
anım oldu ancak sanatın
dokunduğu insan hayatının ne
kadar değişip güzelleştiğine
dair en somut ve öğrencilerimle
de paylaştığım özel bir anıdır
bu benim için.
İKÜ’DE BİR YIL

