Page 120 - KÜLTÜR ATÖLYESİ III
P. 120

118










                   İSTANBUL

                                                     Eda Dindar > İKÜ Sanat Yönetimi Bölümü Öğrencisi









            İSTANBUL’UN İKİ
            BÜYÜK SANATÇISI


            VE MERCAN USTA



            “İstanbul deyince aklıma kuleler gelir/
            Ne  zaman  birinin  resmini  yapsam
            öteki  kıskanır/  Ama  şu  Kızkulesi’nin
            aklı olsa/ Galata Kulesi’ne varır/ Bir                           Bedri Rahmi Eyüboğlu-İstanbul
            sürü  çocukları olur.”(…)             İstanbul,  tarihin  her  döneminde   ikisi için de hayatlarının vazgeçilmez
                                                  sanatçılara  ilham  kaynağı  olmuştur.   birer parçası olur. Bu durum elbette
                        Bedri Rahmi Eyüboğlu      İnsanları,  bünyesinde  barındırdığı   sanatlarına  da  yansıyacaktır.  Bedri
                                                  farklı    kültürleri,   mimarisi,    Rahmi  Eyüboğlu  hayatının  hemen
            “(…)  Rumelihisarı’ndaki  bir  balıkçı   mahalleleri,  caddeleri,  sokakları,   her   döneminde   İstanbul’u   ele
            kahvesinde  oturmuş,  bir  yıldızdan   konakları,  kahveleri  ile  İstanbul;   almakla birlikte özellikle 1943-1946
            seni  istemiştim.  Şimdi  her  şeyi   sanatçıları  besleyen  önemli  bir   yılları arasında İstanbul’dan pek çok
            istiyorum,  seni  de  yıldızları  da.   imgedir.  Sanatın  farklı  dallarından   manzara resmi yapmıştır. Çengelköy,
            Ama  önce  balık  gibi,  İstinye  gibi,   pek çok sanatçı eserlerinde İstanbul’a   Boğaz, Tophane, Kalamış, Beylerbeyi
            Kandilli,  Anadoluhisarı…  Boğaziçi   bazen  sadece  bir  fon  bazen  de  ana   gibi  semtleri  bu  dönemde  sıkça
            iskelelerinden  bir  tanesi  gibi  akıntısı   karakterlerden  biriymiş  gibi  yer   resimlemiştir.   Bununla   birlikte
            tatlı,  rüzgarı  lale  bahçesi,  çiçekli  bir   vermiştir.                 İstanbul’un kendine has karakterini,
            dünya istiyorum.(…)”                                                       ruhunu,  insanlarını,  sokaklarını,

                                                  İşte  hayata  Görele  kaymakamının   çarşılarını,  balıkçılarını,  öykülerini,
                          Sait Faik Abasıyanık    oğlu olarak Trabzon’da başlayan Bedri   renklerini   tuvaline   başarıyla
                                                  Rahmi  Eyüboğlu  ve  Adapazarı’nda   aktarmıştır.  Ressamlığı  kadar  edebi
                                                  dünyaya gelen Sait Faik Abasıyanık’ın   yönüyle  de  tanınan  Eyüboğlu,
                                                  yolları  da  İstanbul’da  kesişmiştir.   İstanbul  tutkusunu  başta  İstanbul
                                                  Trabzon’daki eğitiminin yetersizliğini   Destanı  olmak  üzere;  Pul  Pul,
                                                  her  an  hisseden  ve  Akademi       İstanbul  Haritası,  Canım  İstanbul
                                                  hayalleri  kuran  Eyüboğlu,  sonunda   gibi   şiirlerinde   dillendirmiştir.
                                                  İstanbul’a  gelerek  eğitimine  burada   İstanbul Destanı şiirinde Sait Faik’ten
                                                  devam eder. Abasıyanık da ailesiyle   şöyle bahseder:
                                                  birlikte eğitimini sürdürebilmek için
                                                  İstanbul’a taşınır. İstanbul, artık her   “(…)İstanbul  deyince  aklıma/  Sait
   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124   125