Page 79 - KÜLTÜR ATÖLYESİ III
P. 79

77


















               vermek,  yüksek  sesle  konuşmamak,   yerinde  olmayan  “son
               hamilelere  ve  bayanlara  yer  vermek   durak” demekti… Karşı
               gibi. Çocukça heyecanlar da yaşadık;   apartmanda   oturan,
               cam kenarında oturmak, troleybüsün    güzel  Rum  kızları  ile
               o  kocaman  tekerlekleri  önünde  boy   yaşanan  platonik  bir
               vermek, şoförün reosta cihazı ile aracı   aşktı  Kurtuluş…  Yaz
               hızlandırmasını  ve  fren  yapmasını   mevsimi  gelince  konu,
               ilgiyle   takip   etmek,   troleybüs   komşunun      adalara
               dirseklerinin  elektrik  hatlarından   taşındığı   bir   semtti
               çıkmasıyla beraber aracın durmasını   Kurtuluş.  Kilisenin  çan
               ve  yine  merakla  şoförün  bu  sorunu   sesleri,  Rum  İlkokulu’nun
               nasıl gidereceğini izlemek gibi…      merdivenlerinde        koşan
                                                     çocukların   sevinç   çığlıklarıydı
               Kurtuluş     demek       geçmişte;    Kurtuluş…
               70    Numaralı    kırmızı   renkli
               troleybüslerde  Tünel  ve  Eminönü    Aslında   Kurtuluş   demek,   çok    Kurtuluş’ta  bir  paskalya  yortusu
               seferlerinde  karşılaştığımız,  Rumca,   kültürlülüğün  inanılmaz  ahengini   daha   kutlanıyordu…   Rengarenk
               Ermenice,   İtalyanca,   İspanyolca   yaşamaktı.  Bugünkünden  çok  farklı   yumurtalar,   paskalya   çöreğine
               konuşan  insanlar  demekti.  Tadilat   bir  semt  ve  İstanbul’du  aslında   saklanan ve kimin diliminde çıkarsa
               işleri  söz  konusu  olunca  Ermeni   yaşanan.  Belki  de  son  darbe,  adı   o  yılın,  o  kişiye  şans  getireceğine
               ustamız Mösyö Siran Bey’di… 1982’de   gibi  12  Eylül  Darbesi  oldu  Kurtuluş   inanılan  madeni  para…  Bugün
               İtalya, Dünya Kupası’nı kazandığında,   için. Azınlıklar, o döneme kadar pek   hayatta  olmayan  iki  kişiyle,  abim  ve
               sevincinden  evinin  balkonuna  Türk   çok  badire  atlatmışlardı;  6-7  Eylül   kardeşimle  paskalya  çöreğini  yeme
               ve  İtalyan  bayrakları  asan,  Madam   Olayları,  Varlık  Vergisi,  1964  Kıbrıs   yarışımız…  Bir  çocuk  için  gece  geç
               Tana’nın   eşi   Levanten   Mösyö     Olayları,  1974  Kıbrıs  Harekatı,  vs.   saatlerdi  belki  ama  olsun;    Madam
               Giovanni  idi.  Madam  Sofula’nın     Ancak,  12  Eylül  sonrası  haklarını   Dora, Madam İda bizdelerdi… Mösyö
               Yunanistan’dan getirdiği süt tozu, keçi   aramakta zorlanan ve yaşananlardan   Baruh ise Tante Kaden ve Mösyö Sami
               peynirleri  ve  çikolataların  afiyetle   korkan  azınlık  vatandaşları  ile   de… 5. Kat komşumuz olan madam
               yenmesi,  pastanelerden  çöreklerin   vakıflar, 12 Eylül öncesinde yaşanan   Christina ve eşi Niko Amca, ellerinde
               mis kokularının gelmesiydi.           sağ-sol  çatışmaları  ile  birlikte  genç   yanan mumlarla Kurtuluş son durakta
                                                     nüfuslarını  yurtdışına  gönderme    bulunan  ve  yapımı  1782’ye  dayanan
               Kurtuluş;   Kurtuluş    Caddesi’ni    telaşını   yaşamış,   ardından   da   Aya  Dimitri  Kilisesi’ne  doğru  yol
               geçip  Pangaltı’ya  doğru  gittiğinizde   İstanbul’da   yaşanan   inanılmaz   alıyorlardı.  Apartmandan  çıkışlarını
               köşedeki  tezgahta  satılan  topik,   boyuttaki göç dalgası ile gelen kültürel   izlediğimi ve anneanneme biz neden
               Mösyö Beto’nun mağazasında satılan    değişimin önünde duramamışlardı.     gitmiyoruz?   dediğimi,   ardından
               kıyafet,  parkta  çekilen  nice  Türk                                      Madam  Christina’nın  o  mumları
               filmlerine ev sahipliği yapmış olmak,   Oysa,   geçmişte   hoşgörü   ve    nereye   götürdüğünü   sorduğumu
               çay  bahçelerinde  ailecek  sohbet    saygı  kavramları  ile  ilgili  belki   hatırlıyorum…  Anneannem  yanıt
               etmek,  Göreme  Muhallebicisi’nde     de  milyonlarca  anı  yaşanmıştır    olarak; onların dini inançlarının bize
               tavuk  suyuna  çorba  içmek,  bugün   bu  semtte...  Onlardan  birinde;    göre  farklı  olduğunu,  ancak  farklı
   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84