Page 70 - KÜLTÜR ATÖLYESİ III
P. 70
68
İSTANBUL
Yrd. Doç. Dr. Arzu Eceoğlu > İKÜ İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü
DEVRİK CÜMLELERİ
İLE USTACA
TASARLANMIŞ BİR
MEKAN; İSTANBUL
Yüzyıllardır süre gelen bir sorudur bu;
mekanı var eden kazandırılan işlev
midir, yoksa içindeki yaşanmışlıklar
mı? Peki mekanı tanımlamak için bize
gerekli olan şey sadece dört duvar, tavan
ve döşemeden oluşan alan mıdır, yoksa
gözün alabildiğine uzanan açıklıklar
mı? İçinde bulunduğumuz evren, nefes
aldığımız dünya, ait olduğumuz ülke,
yaşadığımız şehir ve ihtiyaçlarımızı
karşıladığımız evimiz; bunlar bize
mekan kavramını tanımlamakta
yardımcı olan öğeler midir yoksa
hayatımızı tanımlamamıza,
işlev yüklememize, barınma vb.
ihtiyaçlarımızı karşılamamızdaki bakış açısını belirlenmekte ve zorunlu veya keyfi sebepler dışında
temel öğeler midir? toplum karşısındaki yerini ortaya değiştirmediğimiz İstanbul gibi.
koymaktadır. Zaman kavramı
Bu kavramları düşünürken ile ortaya konan aidiyet kavramı Aslında kocaman bir bütünleşik
unutulmaması gereken öğelerden aslında bizim nerede, neden var mekandır İstanbul. İçerisinde 7
biri de ait olma duygusudur. İnsan olmak istediğimizin de temelini tepeyi, onlarca ilçeyi, binlerce haneyi
hayatında diğer canlılardan farklı oluşturmaktadır. Aslında her şey ve milyonlarca insanı barındıran
olarak 12 yıllık bir süreçte gelişen yaşam ile alakalıdır ve insan tamamı kocaman bir mekan. Bu mekanda
ve insanın toplumdaki asıl yerini ile yaşamın içindedir. Üstünde ya da zaman geçiren birey ne gecesinden,
belirlemesini sağlayan bu duygu yanında değil. Tıpkı şehir kavramı ne gündüzünden, ne kavgasından ne
evrimini gerçekleştirdiği bu süre gibi. Hayatımızın 7 gününü, 24 de keyfinden geri koyamaz kendisini.
zarfının sonunda kişinin hayata saatini, her dakika ve her saniyesini Parlak yıldızları dikkat çektiği kadar

