Page 127 - KÜLTÜR ATÖLYESİ III
P. 127
125
Teyfik’in “Mandalinler”i
yazdığı zaman Aşiyandaki resimleri Ara sıra iğneliyoruz onları ama deliktir. Şiir bizler için çantada
sergileseydi nasıl karşılanırdı? kınamıyoruz. Bu olayın en güzel kekliktir. Ama resim… Hele hele
Ben bunu bir ay önce bu derginin örneklerinden birini de kardeşim bize şu çevremizi akıllıca inceleme
kapağında kırmızı kalemle çizilmiş Sabahattin Eyüboğlu verdi. Hem servetini bağışlayan resim henüz atına
bir desen vardı… Lautrec, Matisse kitap yazıyor, hem fotoğrafla, binip Üsküdar’ı aşmamıştır. Tevfik
sandım. Hiçbiri değil, Ayzenştayn’ın sinemayla uğraşıyordu. Bu memleketi Fikret’in ressamlığı bu körpe fidanın
bir krokisiydi. Onun en önemli onun kadar sevdiklerini hiçbir zaman daha büyük bir hızla boy atmasını
filmlerinin ana sahnelerini bütün ispat etmemiş olanlar onun hasta sağlayacaktır.
ayrıntılarıyla siyah beyaz çizdiğini, yüreğini hapislerde çürütmeselerdi
boyadığını biliyordum ama bunlar bize kitapları kadar olgun filmler
daha çok fotoğraf kokan işlerdi. verecekti.
Halbuki kapaktaki desen bayağı usta
elinden çıkmış bir işti. Tevfik Fikret’in ressamlığı üstünde
Bir gönülde iki sevda sığdırabilenlere ne kadar dursak yeridir. Bizim
artık düşman gözüyle bakmıyoruz. milletimizin oldum olası şiire kulağı

